Yer çekimi, yaşlanma ve aşırı kilo alıp vermeye bağlı olarak, omuz ile dirsek arasındaki üst kol bölümünde önemli şekilde değişiklikler meydana gelmektedir. Deri ve derialtındaki yağ dokusunda ortaya çıkan yapısal değişiklikler, kolda kırışıklık ve özellikle de sarkmalara neden olmaktadır. Bu istenmeyen değişiklikler kişinin olduğundan daha yaşlı görünmesine yol açmakta ve kısa kollu ya da askılı kıyafetler giymesinden kaçınmasına neden olacak psikolojik sorunlar yaratabilmektedir.
Kol bölgesinde ortaya çıkan istenmeyen görüntüleri tedavi etmenin, kol germe ameliyatı ( brakiplasti ), liposakşın, yağ enjeksiyonu ( lipoinjeksiyon ) gibi değişik yöntemleri vardır.
Kol ve omuz arasındaki bölümde aşırı kilo almaya bağlı bir hacim artışı ve bu nedenle bir sarkma söz konusu ise bu bölgeye uygulanacak liposakşın ( yağ alma ) fazlalık yağ dokusunun ve neden olduğu sarkıklığın kolaylıkla ve izsiz bir şekilde giderilmesini sağlayacaktır. Derideki sarkıklık liposakşın ile tedavi edilemeyecek şekilde fazla ise bu durumda kol germe ( brakiplasti ) ameliyatı yapılır. Ameliyat lokal ya da genel anestezi ile yapılabilir. Yaklaşık 1,5 saat sürmektedir.
Kol germe ( brakiplasti ) ameliyatında sarkıklık yaratan fazla deri dokusu ve altındaki bir miktar yağ dokusu omuzdan dirseğe doğru uzanan elips şeklinde bir kesi ile çıkarılır. Bu ameliyat sonunda omuzdan dirseğe doğru uzanan iz kalmaktadır. İzin uzunluğu fazla olan derinin miktarına bağlı olarak değişmektedir. Ancak bu iz kolun vücuda yakın olan iç kısmına ve koltuk altına gizlenmektedir. Kol germe ( brakiplasti ) ameliyatından hemen sonra iz kızarık olabilir, fakat birkaç ay sonra solarak deri rengine yakın bir renk alır ve daha da belirsiz hale gelir.
El estetiği:
Ellerimiz çok önemli fonksiyonları yerine getirmek yanında diğer insanlarla iletişim kurmak açısından da önemli organlarımızdır. Eller soğuk hava, güneş ışınları, çeşitli kimyasallar ve deterjanlar gibi zararlı çevresel faktörlerle sık sık karşılaşırlar. Ayrıca en çok kullandığımız organ olan eller vücudumuzun diğer bölümleri gibi elbiselerle örtülmediğinden yaralanmaya karşı daha savunmasız ve iyileşmesi daha zordur. Bu nedenle ergenlik çağındaki dolgun ve parlak el derisi henüz daha yirmili yaşlarda elastik yapısını yitirmeye başlar. Zamanla yaşlanma belirtileri artar, kırışıklıklar daha belirgin bir hal alır. Böylece yaşlanmanın önemli göstergesi haline gelir.
Eller yüzümüzle birlikte en çok göz önünde olan bölgelerimizdir; Yemek yerken,yazı yazarken, saç tararken, öksürürken, telefonla konuşurken, bir şeyler anlatırken, el sıkışırken, birine dokunurken vb. her zaman eller dikkat çeker, kaldı ki yüzük gibi takılar da bakışları el üzerine yoğunlaştırır. Özellikle yüz germe işlemi gibi yüzü gençleştirmeye yönelik işlemler yaptıran kişilerde yukarıda belirttiğim eylemler yapılırken el ile yüz sıkça bir araya geldiğinden dolayı, yüzün yaşı ile elin yaşı arasında çok belirgin bir fark ortaya çıkar. Bu tezat görüntü kişileri oldukça rahatsız etmekte ve ellerini gizleme ihtiyacı hissetmektedirler.
El estetiği ameliyatı olmaya engel özel bir neden yoktur. Ancak bağ dokusu hastalıkları, yara iyileşme problemleri, alerji, tansiyon ve şeker hastalığı gibi rahatsızlıklar her ameliyattan önce olduğu gibi bu el estetiği ameliyatından öncede sorgulanmalıdır.
Kırışıklığa neden olan deri fazlalığı yanında deri kalınlığının azalması, dolgunluğunun gitmesi, dolayısıyla da deri altındaki damarların yeşil gölgelerinin ve parmakları hareket ettiren kirişlerin ilk bakışta dikkat çekecek şekilde görünür olması ve deri üzerinde oluşan yaşlılık lekeleri bu operasyonun çözüm getirdiği sorunlardır.
El estetiği ameliyatı sırasında hastanın karın, basen vb. bir yerindeki deri altındaki yağ dokusundan liposakşınla ( kanül dediğimiz küçük borucuklarla yağ alma yöntemi) bir miktar yağ alınır. Bu alınan yağa bir takım saflaştırma yöntemleri uygulandıktan sonra 2 mm çapındaki kanüllerle hastanın el sırtına ve parmaklara enjeksiyon yapılıyor. Daha sonra kimyasal peeling ( bir takım solüsyonlarla cildin en üst tabakasının soyulmasıyla ciltteki yüzeyel lekelerin ve ince kırışıklıkların giderilmesi ve deriye daha sağlıklı ve canlı bir görüntü verilmesi işlemi) uygulayıp operasyon tamamlanırr. Genel anesteziye ihtiyaç duyulmayan konforlu bir operasyondur. Yaklaşık 50-60 dakika sürüyor ve ellerde operasyona bağlı bir iz kalmaz. Bazen el sırtında aşırı belirgin damarlanmalar var olabilir. Bu durumda yağ verilmesi ( lipoenjeksiyon ) ve kimyasal soyma ( peeling ) yeterli olmayabilir, sorunun çözümü için damar içine sklerozan ( damarı büzen ) maddeler verilerek damar çapının daraltılması sağlanır.
El estetiği son dönemlerde ülkemizde de artan bir sıklıkta talep edilmeye ve yapılmaya başlandı. Tek başına yapılabileceği gibi, daha çok, özellikle yüz estetiği, göz çevresi estetiği ve boyun estetiği ile aynı anda yapılmaktadır.