Kanuni Sultan Süleyman devrinde, Alvorya Gritti adında Venedik Cumhuriyeti Elçisi’nin bu günkü Taksim civarında bir sarayı vardı. Kendisine yazılan resmi evraklarda, Beyoğlu diye adlandırılmıştır. Beyoğlu semtinin ismi de buradan gelmektedir.

Osmanlı devleti, kuruluşundan sonuna kadar geçen müddet içinde 192 adet savaş yapmıştır. Bu savaşların 26’sını kaybetmiş, 11’inde netice alamamış ve 155’ini de kazanmıştır.

Yıldırım Bayezid, Bursa’da Ulu camiyi yaptırınca, Emir Sultan’ı gezdirerek fikrini sormuştur. Emir Sultan; Güzel, fakat dört köşesinde meyhane eksik deyince, Bayezid içkiyi bırakmıştır.

Osmanlı sarayının buzu, Keşiş ( Uludağ )’dan getirilirdi. Hususi kayıklar vardı. Sultanlara ve Kadı efendilere günde ikişer okka buz tayin edilmişti.

Fatih zamanında camiye çevrilen kiliseler şunlardır;

Ayasofya kilisesi Ayasofya camii, Aya Serkiyo kilisesi Küçük Ayasofya camii, Hristo Pankotratos kilisesi Zeyrek camii, Altımermer kilisesi Altımermer camii, Aya Teodoro kilisesi Vefa camii olmuştur.

3. Selimin tahttan indirilmesine sebep olanlardan Aygır imam, bir oturuşta 1 okka pastırmaya 40 adet yumurta kırarak yemiş ve mide fesadından ölmüştür.

Kanuni zamanında, 80 yaşında Kemankeş Ahmet ağa, bir iddia üzerine Çarşı kapısının zincirlerine asılmış, bacaklarını da bindiği ata sıkıştırarak bu halde atı ile birlikte kendini havaya kaldırmıştır.

Eskiden kadınlar hamama giderken, tüm mücevherleri ile birlikte giderlerdi. Yıkanırken de, mücevherlerin muhafazası için helvacı kabağı şeklinde, gümüş çekmeceli çemberlere koyarak yanlarına alırlardı.

Eskiden İstanbul’da, Sürücü beygirleri bulunurdu. Bu sürücüler, müşteriler atlara bindikten sonra müşterilerin arkasından koşarak eşlik ederlerdi. Bunlar toplu halde Eminönü’nde bulunurlardı.

Tarihte, Kuleli vakası diye bir olaydan bahsedilmektedir. Aslında böyle bir olay hiç yaşanmamıştır. Gizli kurulmuş bir ihtilal cemiyeti yakalanmış, bütün yakalananlar Kuleli kışlasında mahkemeye çıkarılmıştır. Bu sebepten dolayı Kuleli vakasından bahsedilir.