Kabakulak; En çok çocuklarda ve genç yaştaki insanlarda görülen bulaşıcı bir hastalıktır.
Kabakulak çok eskiden beri bilinen bir hastalık olmakla beraber, mikrobunun bir virüs olduğu daha sonraları anlaşılmıştır. Bu virüs hastaların ve bazı sağlam taşıyıcıların ağızlarında, boğazlarında, salyalarında bulunur.
Ağzımızda üç çift tükrük bezi vardır. Bunlardan bir çifti kulak altında, bir çifti çene altında, bir çifti de dil altındadır. İşte, kabakulak virüsü başlıca bu bezlere yerleşir, hastalık, mikrobun vücuda girmesinden 21 gün kadar sonra, bu bezlerden bir veya birkaçının iltihaplanmasıyla kendini gösterir, ateş, halsizlik, kırıklık başlar. En çok şişen kulakaltı bezidir, Kulağın alt ve ön kısımlarında hamur yumuşaklığında bir şişlik ortaya çıkar, kulak memesi kabarıp yukarı doğru kalkar. Yüz bazen aşırı derecede şişer. Hasta ağzını açmakta zorluk çeker.
Kabakulak bir hafta kadar sürer, sonra ateş düşer, tükrük bezlerindeki şişkinlik yavaş yavaş iner. Hastalığın şiddeti herkeste bir olmaz. Şiddetli de olsa öldürücü bir hastalık değildir. Yalnız, bazı durumlarda hem hastalık uzar, hem de kötü sonuçlar doğurur.
Kabakulakta en sık olarak parotis bezi, bazen dış salgı bezleri, bazen de merkezi sinir sisteminin iltihaplandığı görülür. Ateşli ve bulaşıcı bir çocuk çağı hastalığıdır.
Nedenleri: Hastalık etmeni olan virüsün kalıtsal maddesi RNA’dır. Kılıflıdır ve uzunca yuvarlak şekillidir. Virüs insana ağı ve burun yoluyla girer. Epitel dokusunda çoğaldıktan sonra kana karışır ve bu yolla tükürük bezlerine ve bazı organlara geçerek yerleşir.
Belirtileri: Kuluçka dönemi genellikle 14-21 gündür. Hastalık kırıklık, ateş ve bazen baş ağrısıyla başlar, daha sonra parotis bezi şişer.Olay %30 hastada belirtisiz seyredebilir. Hastalıkta parotis bezlerinin biri yada ikisi tutulur ve şişer.
Alıntıdır.