Horlamaya toplumda ne kadar sıklıkla rastlanmaktadır?
Ağır bir yemek sonrası özellikle alkol alınıp yatılırsa horlamaya sık rastlanır, ancak bazı insanlar her gece rutin olarak horlamaktadır. Erkeklerin yaklaşık üçte birinin kadınların ise yaklaşık beşte birinin bu şekilde alışkanlık olarak horladığı bilinmektedir.

Neden horlarız?
Bizler uyanık haldeyken ağız ve burnumuzdan geçen havanın yaptığı 'vakum kuvvetine' karşı çene-yüz iskelet sistemi ve yumuşak damak kasları karşı kuvvet uygular. Ancak uykuda dinlenirken vücudumuzdaki kaslarımız gevşemektedir. Bu süreçte yumuşak damak kaslarımız da gevşer. Eğer horlamaya bir meğilimiz varsa, burnumuzda kıkırdak-kemik eğriliği ve burun eti şişliği gibi bir sorun ya da çocuklarda geniz eti iri bademcik gibi tıkanmaya yol açan bir sorun varsa, aşırı kiloluysak, yumuşak damakta sarkma varsa, küçük dilimiz aşırı uzunsa, yüz-çene kemiklerimizle ilgili bazı anatomik sorunlar varsa, dil kökümüz aşırı büyükse uykuda nefes alırken yumuşak damak kaslarının gevşemesiyle birlikte ortaya çıkan titreşme horlamamıza neden olabilir.

Apne ne demektir?
Apne uykuda en az 10 saniye süre ile ağız ve burun seviyesinde nefesin durması anlamına gelmektedir.

Hipopne ne anlama gelmektedir?
Hipopne uykuda en az 10 saniye süreyle ağız ve burun seviyesindeki hava akımının en az %50 azalmasıdır.

Desatürasyon ne demektir?
Desatürasyon kanda oksijen oranının azalmasıdır.

Kaç çeşit apne vardır?
Tıkayıcı (obstrüktif), merkezi (santral) ve mikst apne olmak üzere üç çeşit apne vardır.

KBB hangi apnenin tedavisinde rol oynamaktadır?
KBB tıkayıcı uyku apne sendromunun (TUAS) tedavisinde rol oynar.

TUAS'a ne sıklıkla rastlanmaktadır?
TUAS'ın toplumun yaklaşık %4'ünde görüldüğü düşünülmektedir. Ancak bu oran kadun nüfusta %2'lere düşerken erkeklerde %5-10'a çıkmaktadır.

TUAS'ın nedeni nedir?
Horlama nedeni olarak yukarıda sözü geçen etkenler, yani burun, geniz, yumuşak damak dil kökü seviyesinde daralmaya-tıkanmaya yol açan etkenler ileri boyutlu olduğunda, bunun yanı sıra gırtlak-nefes borusu seviyesinde ses teli felci, ender de olsa bazı kitleler,dartlıklar uykuda nefes durmasına yol açabilir. Horlama sosyal bir sorundur, kişinin uyuduğu ortamdakileri etkiler, ancak apne tedavi edilmesi gereken ciddi bir sağlık sorunudur.

TUAS'ın belirtileri nelerdir?
TUAS'ın en önemli belirtileri uyku kalitesinin bozukluğuna bağlı olarak sabah yorgun uyanma, işte konsatrasyon bozukluğu ve gündüz uyuklamalarıdır. Özellikle dikkat gerektiren işlerde çalışan kişilerde TUAS çok tehlikeli olabilmektedir. Trafik kazalarının belli bir kısmından TUAS'ın sorumlu olduğu düşünülmektedir.

TUAS ile hangi hastalıkların ilişkisi kurulmuştur?
TUAS ile kalpte enfarktüs, felç, aritmi, hipertansiyon gibi hastalıkların riski artmaktadır.

TUAS tanısı nasıl konulmaktadır?
Horladığı bilinen bir kişide tanıklı apne varsa, yani hastanın uykuda nefesinin durduğuna şahit olan varsa bu çok değerlidir. Apne şüphesi olan hastada kesin tanı polisomnografi olarak adlandırılan uyku testiyle konulmaktadır.

Uyku testi nasıl yapılır?
Klasik olarak uyku testi uyku laboratuvarlarında hasta bir gece uyutularak yapılır. Uyku sırasında hasta bazı aletlere bağlanarak uykuda kaç kez apne-hipopne olduğu, kanda oksijenin ne kadar düştüğü, çene ve bacak kas hareketleri gibi parametreler ölçülür. Saatte ortalama kaç kez apne-hipopne olduğu önem taşımaktadır. Buna apne-hipopne indeksi (AHİ) adı verilir. Günümüzde temel parametreleri içeren ev tipi polisomnografi cihazları da mevcuttur.

AHİ'ye göre TUAS kaça ayrılır?
Apne Hipopne indeksi 5-15 arası ise hafif apne, 15-30 arası ise orta apne, 30 ve üzeri ise ağır apneden söz edilir.

Çocuk apnelerinin erişkinden farkı var mıdır?
Çocuklarda en sık rastlanan apne nedeni geniz eti ve bademcik büyümesidir. Yine erişkinden farklı olarak saatte ortalama bir apne bile olsa o çocukta TUAS olduğu kabul edilir. Bu sebeple uyku testi erişkinde olduğu gibi çocukta rutin kullanılmamaktadır. Tanıklı apne tanı için yeterli kabul edilmektedir.

TUAS'ın tedavisinde neler kullanılır?
TUAS'ın tedavisinde temelde cerrahi yöntemler, basınçlı hava maskeleri ve ağız içi gereçlerden yararlanılmaktadır.

Horlama-apne cerrahisinde hangi teknikler kullanılmaktadır?
Horlama-apne cerrahisinde altta yatan anatomik nedene göre çok çeşitli cerrahi yöntemler tarif edilmiştir. Burunda kıkırdak-kemik eğikliği varsa deviasyon ameliyatı ile bu düzeltilir. Burun etleri şişliği varsa bunlar radyofrekans yöntemi ile ya da bir kısmı kesilip çıkartılarak küçültülebilir. Burunda polip ve sinüzit varsa endoskopik sinüs cerrahisi ile bu sorun giderilebilir. Özellikle çocuk apnelerinin en önemli nedeni olan bademcik-geniz eti büyümelerinde hastalar bademcik-geniz etinin alınması operasyonundan çok fayda görmektedirler. Erişkinlerde de yine bademcik, yumuşak damak, küçük dil ve dil köküne yönelik çok sayıda ameliyat tarif edilmiştir. Bunun dışında çene ilerletme ameliyatlarında çok yüksek başarılar bildirilmiştir. Ses teli felci ya da nefes borusu darlığı gibi bir sorun varsa ilgili soruna yönelik ameliyatlar yapılabilir. Cerrahi tedavinin en uç örneği özellikle aşırı şişman hastlarda diğer yöntemler uygulanamıyorsa ya da işe yaramayacaksa ve sorun hayatı tehdit eder düzeye ulaşmışsa boğaza delik açma işlemi olan trakeotomi işlemidir.

Basınçlı hava maskesi tedavisi nedir?
Bu tedavide burundan bir maskeyle basınçlı hava verilerek hava yolu sürekli açık tutulup apnelerin önüne geçilmiş olunur.

Basınçlı hava tedavisinin güçlüğü nedir?
Aslında bu tedavi oldukça etkin bir tedavidir. Ancak hastaların maskeyle uyumaya alışmaları her zaman mümkün olmamaktadır.

Ağız içi gereçleri nasıl etki eder?
Bu gereçlerin temel işlevi alt çeneyi öne alarak bununla birlikte dil kökünün de öne alınması, böylece arka hava boşluğu olarak adlandırılan mesafeyi arttırıp apnelerin önüne geçilmeye çalışılmasıdır.

Cerrahi yöntemlerin başarısı nedir?
Özellikle yumuşak damak ve dil köküne yönelik cerrahi yöntemlerin yakın dönem başarıları yüksekken 5 yıllık takiplerde bu başarının düşebildiği görülmektedir.

Cerrahi yöntemlerin komplikasyonları nelerdir?
Burnu açmaya yönelik cerrahilerin komplikasyonları ilgili yazılarda bulabilirsiniz. Yumuşak damak-dil köküne ait çok çeşitli ameliyatlar tarif edilmiştir. Bunların ayrıntısına tek tek bu yazıda girilmeyecek olsa da çok genel olarak ortaya çıkabilecek komplikasyonlar arasında ciddi ağrı, kanama, infeksiyon, velofarengeal yetersizlik olarak adlandırılan yumuşak damak yetersizliğine bağlı hastanın yediği-içtiğinin burnundan gelmesi ve kaçaklı konuşması, kan toplanmasına bağlı hava yolu daralması, dilde hareket kusuru ve doku nekrozu (doku kaybı) sayılabilir.

Yumuşak damak-dil kökü ameliyatları ağrılı mıdır?
Burun ameliyatlarında nasıl ağrı olmuyor ya da çok hafif oluyorsa, bunun tam tersi olarak yumuşak damak-dil köküne yönelik amleiyatlarda hastalarda çok ciddi ağrı görülebilmektedir.

Yumuşak damak-dil kökü ameliyatlarından sonra nasıl bir süreç yaşanır?
Burada en önemli hadise ağrıyı kontrol etmektir. Hastada yutma problemleri olabilir. Şurup şeklinde ağrı kesicilerin yanı sıra iğne şeklinde ağrı kesicilerden de sıklıkla yararlanılmaktadır. Bunun yanı sıra hastaya antibiyotikler verilebilir ve yumuşak gıdalardan oluşan özel bir diyet uygulanır. Hastanın aspirin gibi kanamaya meğil yaratacak ilaçlardan bir süre uzak durması önemlidir. Hastanın özellikle içtikleri bazen de yedikleri geçici bir süre, genellikle birkaç hafta burnundan gelebilir. Bu durum ağrı nedeniyle yumuşak damak kaslarının kapama hareketini tam yapamamasından kaynaklanır ve bunun kalıcı olma olasılığı çok düşüktür. Ağrının geçmesiyle birlikte hasta yavaş yavaş normale döner.

AHİ tedavi kararında önemli midir?
Evet, muayene bulguları ile birlikte AHİ, tedavi kararında büyük önem taşımaktadır. Hafif ya da orta düzeyli apnede yumuşak damak-dil köküne yönelik cerrahilerden hasta yarar görebilmesine karşın ağır apnede söz konusu cerrahiler uygulanmaz. Bu şekilde ağır apnesi olan olgularda seçkin tedavi maskeyle basınçlı hava tedavisidir. Ancak burunda tıkanıklık yaparak maskedeki basınç düzeyinin artmasına yol açacak kıkırdak kemik eğriliği ve burun eti şişliği gibi bir sorun varsa öncelikle bu sorun bir ameliyatla çözülerek maske basıncının düşürülmesi sağlanır, böylece hastanın maske tedavisine uyumu daha kolay olur.

Sizin apneye yaklaşıınız nedir?
Görüldüğü gibi horlama-apne sorunları birçok faktörün rol oynadığı karmaşık sorunlardır. Burada hastaya özel yaklaşımlar uygulanmalıdır. Ben öncelikle hastada horlama-apneye meyil yaratan cerrahi dışı değiştirilebilir faktörleri tespit etmeye çalışıyorum. Yani hasta aşırı kiloluysa zayıflamasını, sigara içiyorsa sigarayı bırakmasını, gece yemek yiyip alkol alıp yatıyorsa bu alışkanlıklarından vazgeçmesini, egzersiz yapmasını tavsiye ediyorum. Muayenesinde anatomik olarak apne-horlamaya yol açabilecek faktörleri tespit etmeye çalışıyorum. Burun, yumuşak damak, dil kökü ve gırtlağını dikkatle muayene ediyorum. Burnunda tıkanıklık yaratacak bir hastaya önerim yukarıda sözü geçen yaşam biçimi değişikliklerine ek olarak burun ameliyatıyla burnunun açılmasını sağlamak. Burnu açıldıktan ve yaşam biçimi değişikliklerini gerçekleştirdikten sonra, örneğin zayıflayıp sigarayı bıraktıktan ve düzenli egzersiz yapmaya başladıktan sonra sıkıntısı davam ediyorsa o aşamada uyku testi istiyor, yani hastanın 'elinden geleni' yapmasından sonra, 'en iyi halinde' uyku testi sonucunu değerlendiriyorum. Uyku testinin verileri ışığında geri kalan anatomik sorunlara yaklaşıyor, ikinci bir cerrahiden mi yoksa basınçlı hava tedavisinden mi yararlanabileceğimizi hastanın da özelliklerini ve isteklerini göz önüne alarak değerlendiriyorum. Burada en önemli noktanın hastanın sorununun doğru tespit edilmesi ve kişiye özel tedavi planının oluşturulması olduğuna inanıyorum.