Dün açıklanan ABD merkez bankası Fed’in tutanakları mart toplantısının perde arkasına dair ipuçları verdi. Fed üyeleri ekonomik görünüme dair risk olarak güçlenen doları görüyorlar. Çünkü doların güçlenmesi bir yandan Amerika’nın ihracatını azaltırken bir yandan da ithalat maliyetini azaltmak suretiyle enflasyon üzerinde aşağı yönlü baskı yaratıyor. Bu da yüzde 2’lik enflasyon hedefini daha da zorlaştırıyor.
Buna rağmen Fed bu yıl içerisinde ilk faiz artırımına başlama konusunda kararlı görülüyor. Peki, ilk faiz artırımı ne zaman gelir? Tutanaklar faiz artırımı için Fed’in üç değişkeni yakın takipte tutacağına işaret ediyor. 18 Mart’taki Fed toplantısından bu yana bu değişkenlerin ne yönde bir değişim gösterdiklerini doğru algılayabilirsek faiz artırımlarının başlama takvimi hakkında daha net bir fikrimiz olabilir. O zaman inceleyelim:
1)İstihdam piyasası
Geçtiğimiz hafta beklenenin yaklaşık yarısı kadar gelen 126.000 kişilik mart ayı istihdam artışının Fed’in faiz artırım kararını öteleyebilecek bir gelişme olduğunu görüyoruz. Burada kritik olan önümüzdeki aylardaki istihdam rakamlarının oluşturacağı trend olacak. Eğer nisan ve mayıs verileri güçlü gelirse o zaman haziranda bir faiz artırımı tekrar konuşulmaya başlanabilir.
2)Enflasyon
Enflasyon cephesinde şubat ayında 0.33 olarak gelen PCE enflasyonu bir sürpriz yaratmadı. Yellen’in son basın toplantısında söylediklerini hatırlayacak olursak, Yellen para politikasının gecikmeli olarak işlediğine dikkat çekerek Fed kararında mevcut enflasyon değil ileriye dönük beklentileri dikkate alacaklarının altını çizdi. Yani Fed’in faiz artırımlarına başladığı noktada mevcut enflasyon rakamı hedefin hala altında olacak. Ancak Fed üyeleri enflasyonun yükseliş trendine girmiş olduğundan ve eğer faizleri artırmazlarsa 6-12 ay gibi bir süre sonra enflasyonun hedefi aşabileceğinden emin olacaklar.
18 Mart sonrası piyasa bazlı enflasyon beklentilerinde petrol fiyatlarındaki artışla tutarlı bir yükseliş gözlemliyoruz. Dolayısıyla, enflasyon cephesindeki gelişmeler faiz artışı için gerekli zeminin oluşmaya başladığına işaret ediyor.
3) Doların seyri
18 Mart sonrasında dolar endeksinin izlediği trende baktığımız zaman özellikle geçen hafta açıklanan zayıf istihdam verisini takiben dolar endeksinde bir gerileme görüyoruz. Bu bir tesadüf değil elbette. Fed’in takip ettiği üç veriden birinci ve üçüncü birbiriyle yakından ilişkili ve faiz kararını zıt yönde etkiliyor. Yani bir taraftan güçlü istihdam verisi Fed’in faiz artırımı olasılığını artırırken, diğer taraftan bu olasılığın artması doları güçlendiriyor ve bu da faiz artırımı olasılığını azaltıyor! Netice olarak, Fed’in faiz kararı üzerinde birbirinin etkisini nötralize eden bu iki faktörü tartıp dolar endeksinin stabil bir hal aldığına kanaat getirdikten sonra faiz artırımlarına geçeceğini söyleyebiliriz.
Haziran ‘erken...’
Kişisel tahminim haziranda gelebilecek bir faiz artırımının erken olacağı şeklinde. İlk faiz artırımı piyasalar açısından sembolik bir anlam da taşıyacağı için Fed’in para politikasında açacağı bu yeni döneme girmeden önce biraz daha veri toplayıp ekonominin gidişatı hakkında emin olmak isteyebileceğini düşünüyorum.
İkinci el | Selva Demiralp