Artikülasyon bozukluğu, kişinin konuşma seslerini yanlış veya eksik üretmesi anlamına gelmektedir. Konuşma düzeneği gırtlak, yutak, yumuşak damak, dil, dişler, dudaklar ile birlikte ağız ve geniz boşluklarından oluşmaktadır. Sesler, akciğerlerden dışarıya doğru itilen havanın ses tellerini titreştirmesi ile oluşur (fonasyon).
Bu ham ses; sonra boğaz boşluğu, ağız boşluğu ve burun boşluğunda bir şekle girerek her insana özgü olan ses tonunu oluşturur ( rezonans) . Bu ses tonu sonra dil, çene, dişler, dudaklar, damak gibi yapıların hareketiyle şekillenerek konuşmada kullandığımız temel sesleri meydana getirir (artikülasyon) . Ancak bu işlem sırasında artikülatör dediğimiz organlar yanlış pozisyonlara girerek artikülasyon bozukluğu oluşmasına neden olabilir. Örneğin kişi “arı” yerine “ayı”, ” kitap” yerine ”titap” diyebilir.
Artikülasyon bozukluğunda hatalar tutarlılık göstermektedir. Örneğin kişi “r” sesini üretemiyorsa ve “r” sesi yerine “y” sesini kullanıyorsa bu hatayı bütün “ r” sesini içeren kelimelerde yapacaktır. Bu sorun genel olarak kişinin konuşmasında görmezden gelinemeyecek kadar farklı ve aykırı söyleyiş biçimi olarak tanımlanabilir.
Sesletim sorunu olan kişi, sesleri, heceleri ya da kelimeleri yanlış üretir; dinleyenler ne söylendiğini anlayamaz. Dinleyenler kişinin ne söylediğini çözümlemek için aşırı çaba gösterirler.
Artikülasyon - Sesletim Bozukluğunun sebepleri nelerdir?
Artikülasyon bozukluğu yanlış öğrenmelerden kaynaklandığı gibi dudak damak yarığı, down sendromu, işitme engeli, nörolojik bozukluklar gibi bazı anatomik veya ****olojik problemlerden de kaynaklanabilir. Bununla birlikte birçok sesletim sorunu herhangi bir belirgin fiziksel özür olmadan da ortaya çıkabilmektedir.
Artikülasyon bozukluğunun çocuğunuzun gelişimini üzerindeki etkisi nedir?
artikülasyon bozukluğuArtikülasyon bozukluğu, herkeste aynı boyutta görülmeyebilir. Ancak bu durum çocuk ya da yetişkinin sosyal, duygusal ya da iş hayatını etkileyecek boyutlara gelmişse çözümü konusunda acil müdahale gerekir. Bu tür sorunlar yaşayan bir çocuğa ailesi tarafında müdahale edilmemesi, düzeltmeler yapılmaması ve sosyal çevresi tarafından kesinlikle alaya alınmaması gerekir. Çünkü bu durum çocuğun kendi isteğiyle yaptığı bir durum değildir. Müdahaleler çocuğun psikolojisini olumsuz etkileyebilir. Bunun yerine acilen bir uzman desteği alınması gerekir.
Çocuğunuzun 4-5 yaşına gelmesine rağmen hala bebeksi telaffuzu varsa, Dil ve Konuşma Bozuklukları Uzmanından yardım almanız gerekir. Artikülasyon bozukluğu, tedavisine kadar erken dönemde başlanabilirse çocuğun düzelme hızı o kadar kısa olur. Ayrıca çocuğun gelişimi de bu olumsuz durumdan daha az etkilenmiş olur.