Şah Fırat” operas-yonunda Başçavuş Halit Avcı’nın şehit düşmesiyle ilgili Diyarbakır 7’nci Kolordu Komutanlığı Askeri Savcılığı’nca yürütülen soruşturmada harekât ve astsubayın ölümüyle ilgili yeni detaylar ortaya çıktı... Ve belgeleriyle birlikte soruşturma dosyasına girdi. Buna göre;
21-22 Şubat’taki operasyon kararı ocak ayı başında alındı. Hatta yer değişimi faaliyeti öncesinde ve sonrasında basın faaliyetlerinin nasıl yürütüleceği konusunda çalışma bile yapıldı. (KKK’nın 13 Ocak 2015 tarihli yazısı.) Bu kapsamda da önce bir savaş muhabirinin konvoya dahil edilmesi düşünüldü, ancak güvenlik gerekçesiyle TSK Foto Film Merkezi Komutanlığı’ndan bir kameraman ve fotoğrafçının daha uygun olacağına karar verildi. Bu konuda görevlendirilen şehit Başçavuş Halit Avcı da tankta değil, tankın namlusunun çarptığı GZPT’deydi (Geliştirilmiş Zırhlı Personel Taşıyıcı). Yani başçavuşun kafasına tankın değil zırhlı aracın kapağı düştü. Bu arada operasyon sırasında tankların yanından sivil araçlar geçti (dosyadaki tanık ifadeleri), hatta en öndeki tankta bir de sivil tercüman da vardı...
Sivil araçlar
Soruşturma kapsamında tanık olarak dinlenen (13 Nisan 2015) üsteğmen F. G. askeri savcıya operasyonla ilgili şu bilgileri verdi:
“...Görev yaptığım tank olaya karışan tankla aynı takımdaydı. Anonslardan hatırladığım kadarıyla sadece bölük komutanı Yzb. A. G. tarafından durmamız emredilmişti. Herhangi bir sebep söylenmedi. Yaklaşık 10 dakika durduktan sonra intikale devam ettik. O günün sabahı birliğe döndüğümüzde benim takımda bulunan bir tankın namlusunun yolun sağında beklemekte olan GZPT aracına çarptığını ve bir şehidin olduğunu öğrendik. Daha sonradan söz konusu tank üzerinde yaptığımız incelemede namlusunda sıyrıkların ve ezilmelerin olduğunu gördük.”
Üsteğmen F. G. ifade sırasında şehit astsubayın ailesi adına bulunan Av. Mehmet Erkan Akkuş’un “İntikal sırasında sivil araç var mıydı?” sorusu üzerine de şöyle dedi:
“Karşı şeritten birçok kez sivil araç geçtiğini, bazı sivil araçların da konvoyumuzu geçtiğini hatırlıyorum. İntikal öncesinde sivil araçlara dair herhangi bir uyarı yapılmadı. Sadece, hatırladığım kadarıyla, intikale başlayıp Suriye topraklarına girdiğimizde önümüzde bir pikabın aynı hızla ilerlediğini görünce bölük komutanına telsizle haber verdim. Kendisi de bana ‘Gözetlemeye devam et, herhangi bir olumsuz durum olursa bana bilgi ver, gerekli önlemleri al’ dedi.”
Tanktaki tercüman
Askeri savcıya yine tanık olarak ifade veren (13 Nisan 2015) Uzm. Çvş. D. D de Av. Akkuş’un aynı sorusuna şu yanıtı verdi:
“Yapılan intikal sırasında hem karşı şeritten hem de yanımızdan çok sayıda sivil araç geçtiğini gördüm. Harekât öncesinde gideceğimiz güzergâhta herhangi bir sivil araç olacağına dair bize bir bilgilendirme yapılmadı. Ayrıca sivil bir pikabın konvoyla birlikte hareket ettiğini hatırlıyorum.”
D. D., Akkuş’un “Başka olağanüstülük var mıydı?” sorusu üzerine de şöyle dedi:
“Türkiye topraklarında iken F. üsteğmen telsizden A. yüzbaşıya bir sivil şahsın tercüman olarak kendisini tanıttığını ve tanka bineceğini anons etti. Yüzbaşı da beklemesini söyledi. Tahminimce bu sürede tabur komutanına danıştı. Daha sonra telsizden alabilirsin diye anons geçti...”
Namlu neden çarptı?
Soruşturma dosyasında yer alan Tnk. Bnb. C. C. başkanlığındaki 3 kişilik askeri bilirkişi heyetinin raporuna (30 Mart 2015) göre de Avcı’nın şehit düşmesine neden olan olay şöyle gelişti:
Tanklar kol düzeninde ilerlerken (birinci tankın namlusu öne, ikincinin sağa, üçüncünün sola, dördüncünün arkaya bakıyor) ikinci tankın namlusu yolun sağında operasyon görüntülerini çekmek için duran GZPT’nin kapağına çarptı. Buna da intikalin gece şartlarında dar bir yolda gerçekleşmesi, GZPT’ye temas etmeden geçebilmek için sürücünün manevra alanının kısıtlı olması neden oldu. Bunun sonucunda da GZPT’nin kilitli yük kapağı mandalından kurtularak görüntü kaydeden astsubayı şehit etti.
Olayın tank kullanıcılarının yolun sol yönünün varlığından önceden haberdar edilmedikleri, sivil araçların akışına bırakmak zorunda kalmasından kaynaklandığını savunan avukat Akkuş’un yorumu ise şu yönde:
“Bu koordinesizlik ve planlama hatası sonucu Halit Avcı astsubay şehit olmuştur. Savcılığın yaptırdığı bilirkişi raporunda olayın sorumluluğu tank kullanıcısı uzman çavuşa ve tank komutanı astsubay çavuşa ihale edilmiştir. Şimdi rapora göre sadece bu iki kişi bilinçli taksirle ölüme neden olmaktan yargılanacaklar...”
Sokaktaki İnsan | Tunca Bengin