Yetişmiyor sana sesim ama hıçkırıklarını duyabiliyorum, sen bir başkasının ardından ağlarken; uzanıp göz yaşlarını siliyorum, sana dokunmak bir ibadet gibi.
Bir an bana doğru çevirip başını gözlerime bakıyorsun... sanıyorum ama baktığın ben değilmişim; arkasından ağladığın geldimi diyeymiş, bakışlarının bana yönelmesi, anlıyorum.
"Ben seni asla ağlatmazdım oysa" diyorum kendime, daha doğrusu sana söylüyorum, duymuyorsun. Dudağın aşağı doğru hafifçe bükülüyor, tekrar ağlayacaksın diye senden evvel iki damla göz yaşı salıveriyorum; biri senin için, biri?
Bir ara "neden" dediğini duyuyorum, haklısın "neden" diyorum bende ama yine ayrı şeylerden bahsediyoruz, biliyorum.
Senin yerine üzülmek, senin yerine tüm hasretlere bedel olmak istiyorum ki anlıyorum; zaten sana hasret olmakla fazlasıyla ödüyorum bedelleri...