Milyonlarca lise ve üniversite mezunu işsiz. İş başvurularında en çok aranan özelliklerden birisi de tecrübe.
Sanki tecrübe isteyen o firmalar, stajyerlere kapılarını yeterince aralamışlar gibi.
O tecrübeyi, ne zaman, nerede kazanacaklar, onu hiç sorgulayan yok!
Stajı, önemsemeyen bir eğitim sistemi ya da işverenlerin, kaliteli eleman bulamıyoruz diye yakınmaya hakları yok.
Çünkü bu ortamı kendileri hazırlıyorlar... İşverenler, eğer gelen öğrencilerden rahatsızlarsa bu rahatsızlıklarını liselere ya da üniversitelere bildirerek, daha donanımlı öğrencilerin kendilerine gönderilmesini isteyebilirler.
Eğer yine de sonuç alamıyorlarsa, işte o zaman YÖK ya da MEB gibi üst makamlara başvururlar, onlar da konuyu ciddiye almıyorlarsa, sorunu kamuoyuyla paylaşabilirler... Eğitimde önemli olan diploma mı yoksa donanım mı?
Diplomanın artık tek başına bir işe yaramadığını rahatlıkla söyleyebiliriz.
İşte bu konuda, öğretim kurumlarına da, gençlere de, işverenlere de çok daha büyük sorumluluklar düşüyor...
Gelin bu staj işini ciddiye alalım ve donanımlı yeni nesiller yetiştirelim.
Aslında bu bizim geleneğimizde var, en küçük esnaf bile yanında çırak çalıştırırdı.
Bilirdi ki, o çok sevdiği mesleğin devamlılığı için çıraklık, kalfalık esastı.
Onu bile unuttuk.
Yaz aylarında, okullar tatile girdiğinde, biz yetişkinlerden kaçımız gidip bir yerde çalışmadık ki?
Peki ya çocuklarımız?..
Çalışmanın ayıp olmadığını gençlere, bir şeyler öğretmenin de mesleğimize ve geleceğe yönelik bir sorumluluk olduğunu da yetişkinlere anlatmalıyız... Yoksa giderek vasatlaşan yaşam kalitemiz, kalifiye olmayan çalışanlarla daha da dibe vurabilir.
Yetiştirdiğiniz her öğrenci gibi bir şeyler öğrettiğiniz her stajyer de ileride en büyük gurur kaynağınız olabilir...
Eğitim Vitrini | Abbas Güçlü