Bir başka insanla göz kontağı kurmada ,dokunmada,sözel iletişim kurmada zorlanan otistik bir çocuk bir başka canlıyla özellikle de bir köpekle tüm bunları rahatlıkla spontan olarak yapabilir.Köpekle olan etkileşimi çocuğun gizli kalmış birçok özelliğini açığı çıkarır.Çocuk, terapisti ve köpek arasındaki ilişkiyi fark eder ve kendisi de zaman içinde köpekle duygusal bir bağ oluşturur.Sosyalleşme programı içinde köpekle kurduğu bu duygusal bağ çocuğun süreç içerisinde terapistiyle de daha güçlü bir bağ kurmasını sağlar.Çevresindeki diğer köpekler ve sahipleri arasında da aynı bağın olduğunu fark eder ve bu farkındalık köpek -insan ilişkisiyle sınırlı kalmaz,insan -insan ilişkisini kavramasına da yardımcı olur.Bu da köpek destekli terapinin en temel hedeflerinden biridir.
Otistik çocuklar kendi yaşıtlarına ilgi gösterip,birlikte olmakta zorlanırlar,bu yüzden bu etkileşimin çocuklara verdiği duygulardan yoksun kalır ama çok fazla yönlendirmeye gerek kalmadan köpekle ilgilenebilir üstelik sergilediği davranışlar tamamen otistik olmayan çocukların gösterdiği davranışlarla aynıdır.Her iki çocuk da hem ilgi ve merakla hem de korku ve ürkeklikle köpeğe yaklaşır,okşar ama tedirginlik de duyar,köpekten gelecek ani bir harekete karşı kendini korumak için tetikte bekler,bütün çocuklar köpeklerin kuyruğuna dokunmak ,çekmek ister ve köpeklerin buna vereceği tepkiyi merakla bekler.Köpeğin kulaklarıyla oynar,onları farklı biçimlere sokup ,bakar,uyusun diye üstünü örtüp bekler,köpeğe verdikleri yiyeceği yemesi ,su kabına koydukları suyu içmesi hem sevindirir,hem şaşırtır.Köpeğin burnu,patileri,bıyıkları ,kulakları tüyleri,hatta tırnakları hem otistik hem de otistik olmayan çocuk için aynı derecede ilginçtir.Çocuk köpekle bu şekilde ilgilenirken kendini unutur hatta otizmini unutur,çocuk olur.Böylelikle köpek çocuğun kendi içinden çıkmasına ,hem başka bir canlıyla ilişki kurmasına hem de dış dünyaya açılmasına kanal olur.
Hayvanların insanların tedavilerinde destek olarak yer alması aslında yüzyıllardır varolan bir durumdur.Son yıllarda özellikle Amerika ve Avrupa da bu konulardaki bilimsel araştırmaların artmasıyla insanların fiziksel ve ruhsal tedavilerinde özellikle evcil hayvanlar da yer almaktadır.Hayvan Destekli Terapi insanın fiziksel,sosyal,duygusal ve bilişsel fonksiyonlarının gelişmesinde bu alanlarda uzman kişiler tarafından, önceden belirlenmiş ,spesifik hedeflerin gerçekleşmesi için uygulanır,bu süreç bilimsel olarak belli ölçeklerle değerlendirilir.Bu terapiyi uygulayan uzmanın profesyonel bir alanda lisansının olması ,birlikte çalışacağı hayvanı tanıması şarttır.Genellikle uzmanlar kendi evcil hayvanlarıyla çalışırlar.Bu terapi belli bir alandaki spesifik bir terapi veya tedavi içinde ,konunun uzmanı tarafından grup veya bireysel olarak uygulanır.Terapi sürecinde yer alan hayvanların ve hastaların haklarının gözetilmesi zorunludur.

Uzm. Psikolog Ruhane Brodhag

.ALINTIDIR.