Her şey çözüldü aşkta ama bir tek kime ve ne zaman aşık olabileceğimiz çözülemedi. Bu yüzdendir en olmadık zamanda, en olmadık kişilere aşık oluşumuz. Öyle biridir ki o, ne aklın onaylar, ne ailen, ne de çevren. Hiçbir şeyi uymamaktadır sana, başka başka iklimlerin, başka başka kültürlerin insanlarısınızdır. Ne hayat tarzı sana uyar, ne de hayatı algılayış biçimi. Ama kalp bu, aşk söz konusuysa akıldan önde gelir. Ve kalbin onun için atmaya başladığı andan itibaren aklın pılısını pırtısını toplayıp gitmiş demektir.

* * *

Zorlu bir yoldur bu, kalple yaşamak, kalp sesini dinlemek ve bu aşkı yürütmek çok yıpratacaktır seni. Yine de yaşamaktan başka şansın yoktur. Çünkü yaşamazsan hayatın boyunca hep bunun pişmanlığını, hep bunun eksikliğini hissedeceksin. Hayatının sonuna kadar “Ben o aşkı yaşasaydım acaba nasıl olurdu?” diye düşüneceksin. Öyleyse kendini aşka teslim etmekten başka çaren yoktur. Ki teslimiyetin en güzelidir aşka teslim olmak.


* * *

Ama dikkat et, böyle bir durumda kendini ya aşka tamamen vermelisin ya da bu işe hiç girmemelisin. Bir yanın aşk yaşar gibi yapıp öbür yanın kaçak davranıyorsa yaşadığın hiçbir şey mutlu etmez seni. Madem aşkı yaşama zamanı, soruların hepsini geride bırakacaksın. Bırak, aşk cevaplasın hepsini. Zaten yaşadıkça, aşkın hangi noktaya doğru gittiğini göreceksin. Bu aşk sürerse, “İyi ki yaptım” diyeceksin. Sürmezse, “Yaşamasaydım aklımda kalacaktı” diyeceksin. Her iki durumda da sen kazançlısın. Bak, sorular yanıtlarını buldu bile.

* * *

Böyle bir aşkı yaşıyorsun diye seni kınayanlar, seni çevresinden uzaklaştıranlar, görüşmeyi kesenler olacaktır. Bunun için de hayıflanma. Seni olduğun gibi, seçimlerinle kabul etmeyen hiç kimse zaten dostun değildir. Dost dediğin iyiyi de, kötüyü de seçsen senin yanında durabilendir. Yani, gidenler aslında gerçek dostun bile değildir. Öyleyse yaz hanene bir kazanç daha. Bu aşk sana gerçek dostlarının kim olduğunu da gösterecektir. Her aşk sana bir şey katar, sonu kötü bitse de, acısını çeksen de sana kattıkları hayatının kalan bölümünde mutlaka işine yarayacaktır.

* * *

Kötü bitmekten söz ettik, evet böyle bir durum da var. Ama aklına da uyan kimseyle yaşadığın aşktaki acı çekme riskin neyse, bunda da odur. Ne bir eksik, ne bir fazla... Hem zaten aşkı sadece bitişiyle algılamak öylesine yersiz ki... Acı da bitse, bitene kadar geçen sürede o mutlu anları sana bu aşk yaşatmadı mı? Hayatının en güzel günlerini bu aşk sayesinde geçirmedin mi?

Böyle bir mutluluğun bedelini acı çekerek ödemen gerekiyorsa, ödeyeceksin. Acı çekmekten korkma, aşkı yaşayamamaktan kork. Çünkü böyle bir aşkı bulamamaktan şikayet eden öyle çok kişi var ki... Sen şanslısın, sen seçilmişsin. Dedim ya, aşkının kime yöneleceğini ve zamanını sen tespit edemiyorsun. Öyleyse bir şans bu. Ve inan bana, bu şans kapını her zaman çalmayacak. Bırak aklını, göçmen kuşların kanadında göç etsin. Sen kalbini dinle, dinle ki, sana aşkın yolunu göstersin...