Malabadi Köprüsü
Malabadi Köprüsü, Batman-Silvan yolu üzerindedir.
Malabādī Köprüsü, Silvan'a 20 km uzaklıkta olup Silvan ilçe sınırları içerisinde yer almaktadır. Silvan'dan rahatlıkla ulaşım imkânı vardır. Diyarbakır Tarihi Eserler Envanteri'ne kayıtlıdır. Malabadi Köprüsü 1989 yılında Silvan Belediyesi tarafından restore edilmiştir. Malabadi Köprüsü Silvan Belediyesi'nin logosunu oluşturan ana unsurdur. Malabadi Köprüsü Silvan ilçesine ait bir köprüdür.
Artuklu Beyliği tarafından 1147 yılında yapılmıştır. Yedi metre eninde ve 150 metre uzunluğunda bir köprüdür. Yüksekliği, su seviyesinden kilit taşına değin 19 metredir. Renkli taşlarla inşa edilmiş, onarımlarla günümüze kadar ulaşmıştır.
Malabadi Köprüsü, dünyada taş köprüler içerisinde kemeri en geniş olandır. Köprü, Diyarbakır il sınırları içerisindedir. Kemerin her iki yanında, iç tarafta kervan ve yolcular tarafından, özellikle kışın zorlu günlerinde barınak olarak kullanılan iki oda bulunmaktadır. Köprü nöbetçileri tarafından da kullanılan bu odaları daha önceleri dehlizlerle yolun dipleri ile bağlantılı olduğu, gelen kervanların ayak seslerinin bu dehlizler vasıtası ile daha uzaklarda iken duyulduğu söylenir.
Her biri başka uzunluklarda ve kırık hatlar halinde üç bölümden oluşan köprü, doğu ve batıda hafif eğimlerle yollara bağlanmıştır. Orta bölüm kayalıklar üzerine oturtulmuş bir kitle halindedir. Burada sivri şekilde ve 38,60 m açıklıkta çok büyük bir kemer ile sepet kulpu şeklinde, üç metre açıklıkta küçük bir kemer vardır. Üçüncü bölüm fark edilir derecede birinci kısma paralel bir durum arzeder
Burada sivri kemerli iki açıklık ve ayrıca yola bağlanan yer yakınında da bir açılık görülür. Böylece köprü, biri çok büyük olmak üzere beş gözlüdür. Köprünün boyu 150, eni yedi, yüksekliği ise alçak su seviyesinden kilit taşına kadar 19 metredir. Köprü renkli taşlarla inşa olunmuştur. Büyük kemerin iki tarafında 4,5-5,3 m ölçüde, iki hafif kemerli odacıklar, büyük kemerin üstü ortasında, gelip geçişin kontrol edildiği beş metre genişlikte kâgir bir kapı ve bunun iki tarafında da ayrıca iki kapı vardır. Bunlardan Batman tarafındaki kalmış, diğeri yıkılmıştır. Bunların sol taraflarından birer merdivenle odacıklara inilir. Bu odalar yüksek tavanlı ve tuğla örtülüdür. Pencereleri geniş ve büyüktür.
Evliya Çelebi köprüyü şu şekilde tanıtmaktadır: “Köprünün iki tarafında kale kapıları gibi demir kapıları vardır. Bu kapıların içinde sağ ve solda köprünün temeli beraberliğinde kemerin altında hanlar vardır ki gelip geçenler, sağdan ve soldan geldikleri vakit misafir olurlar. Köprünün kemeri altında birçok oda vardır. Demir pencereler şahneşinlerine misafirler oturup kemerin karşı tarafındaki adamlarla kimi sohbet eder, kimi ağ ve oltalarla balık avlarlar. Bu köprünün sağ ve solunda da nice pencereli odalar vardır. Köprünün sağ ve solundaki bütün korkuluklar Nehcivan çeliğindendir. Ama demirci ustası da var kudretini sarf ederek bir tür sanatlı kafesli korkuluklar yapmış ve doğrusu elinin ustalığını göstermiştir. Doğrusu, üstad mühendis var kuvvetini sarfederek bu köprüde öyle sanatlar göstermiştir ki, bu işçiliği geçmiş mimarlardan hiç birisi göstermemiştir.
Albert Gabriel de köprü içine şöyle demektedir: “Modern statik hesabının olmadığı devirde bu açıklıkta o zaman için böyle bir eser hayranlık ve takdiri muciptir. Ayasofya’nın kubbesi köprünün altına rahatlıkla girer. Balkanlarda, Türkiye’de, Orta Doğu’da bu açıklıkta, bu yaşta köprü yoktur.”
Evliya Çelebi Seyahatnamesi'nde köprü hakkında şöyle yazmıştır; "Malabadi Köprüsü'nün altına Ayasofya'nın kubbesi girer"
MALABADİ KÖPRÜSÜ TARİHÇESİ
Malabadi Köprüsü, Diyarbakır'ın Silvan ilçesi 20 km yakınlarında, Batman Çayı üzerinde bulunan mervaniler döneminden kalma köprüdür.bad ailesi tarafından 883 yılında yapılmaya başlamış olup ( mala ) ( bad ) Timurtaş bin İlgazi bin Artuk tarafından 1147 yılında tamamlamış 7 m. eninde ve 150 m. uzunluğundadır. Yüksekliği, su seviyesinden kilit taşına değin 19 m.'dir. Renkli taşlarla inşa edilmiş, onarımlarla günümüze kadar ulaşmıştır. Dünya tarihinde, köprü mimarisinde önemli yer tutmuş Malabadi Köprüsü türkülere, destanlara, şiirlere, masallara konu olmuştur. Dünyanın en büyük taş kemerli köprüsüdür. Yapım tarihi bilinmemekle birlikte, inşaatın birkaç kez yıkıldığı bilinmektedir. İnşaata gri kalker kullanılmıştır. Köprü üzerinde netliğini yitirmiş yazı ve kabartmalar Hasankeyf ve Cizre köprülerindekine benzemektedir.
BU KÖPRÜ ASIL OLARAK ARTUKLULAR TARAFINDAN YAPTIRILMIŞTIR.!
Köprünün en büyük gözü iki kaya üzerine oturtulmuş olup, 38.60 m. genişliğindedir. Tüm köprü uzunluğu 220 m., eni 7 m.'dir Üzerinde iki oda, iki geçiş kapısı vardır. Silvan tarafından köprü altında da odalar vardır. Köprünün esas kemerinde açıklık 40 metre, anahtar yüksekliği 20 metredir. Kervan devrinde yapılmış olmasına rağmen bugünün stabilite, en ağır tonaj ve mimari anlayışına çok iyi uyum sağlıyor. Kervan devrinde yapılmış tarihi köprüleri içinde Malabadi`den daha büyük açıklıkta olanı yoktur. Ortadoğu`nun yıkılmamış tarihi köprüleri arasında böyle bir tanesi daha yoktur. Son dönemde 1930 ve 1956`da, iki kez onarım görmüş ve sonra yanına betonarme, yeni bir köprü yapılmıştır. Köprünün, büyük taştan kemeri Ayasofya`nın kubbesini rahatlıkla içine alabilecek kadar muhteşemdir.
MALABADİ KÖPRÜSÜNÜN HİKAYESİ
Çoğunuz Bilir Bu Köprünün Hikayesini.Karşı Köyden Bir Güzele Sevdalanan Garip, Bu Güzeli Görmek İçin Her gün Bu Köprüye Gider.Kızda Buna Sevdalanır ve Sevda ateşi Burada Başlar.Bir Zaman Sonra Kızın Babasından Kızı İstemeye Giderler ama Fatma'nın Babası Çok Katı Ve İnsafsız Birisidir. Bu iki Sevdalının kavuşmasına izin vermez. Bunları öldürmeye karaR verir. Ve Bir gün iki Sevdalıya MALABADİ KÖPRÜSÜ üstünde Pusu Kurarlar.
O anda Silahlar ateşlenir ve iki sevdalı orada ölür. Bu Dünyada Kavuşamadılar ama Öteki Taraf da Birbirlerin olmuşlar..Bu Destan üzerine Yazılan bir Türküdür bu.