Yeni ev, yeni bir hayat ve basit umutlar, basit umutlar...
Yeni ev, yeni bir hayat ve basit umutlar, basit umutlar...
Dünyada ne insanlar var, yüzü insan, içi odun. Neyse.
Sanki korku yalnızca nefrete ait olabilirmiş, aşkın korkuyla hiç ilgisi yokmuş gibi, sanki aşkı ilginç kılan korku değilmiş gibi!
Doğayla kucaklaştığımız aşk ne tür bir aşktır?
Doğanın harika ahengi, varlığını yasa tanımazlık ve çılgın bir karmaşayla;
güvenliğini sadakatsizlikle sağladığı için, bu aşkta gizli bir korku ve dehşet yok mu? Ama en büyüleyici şey de işte bu endişedir.
İlgimizi çekmesi için aşkta da aynı şey geçerlidir.
Aşkın ardında, aşk çiçeğinin sürüp boy vereceği derin ve korkunç bir
gece kuluçkaya yatmalıdır. Nymphaea alba^nın taç yapraklarıyla
suyun üzerinde durması gibi, düşünce de köklerinin bulunduğu derin karanlıklara dalmaktan korkar.
Dünyada ne insanlar var, yüzü insan, içi odun. Neyse.
mutluyduk bir zamanlar.
Dünyada ne insanlar var, yüzü insan, içi odun. Neyse.
Şu anda 1 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 1 misafir)