1844 yılında İstanbul’da doğdu. Babası Hacı İsmail Ağa’dır. Babası küçük yaşta ölünce Mısır Çarşısı’nda çıraklığa verildi. Burada çalışırken, bir yandan okuma yazma bir yandan da Fransızca öğrendi. Kendi kendini yetiştirdi. Annesi ile Vidin’e ağabeyinin yanına gitti. Öğrenime bu şehirde başladı. Niş, Rusçuk gibi Balkan şehirlerinde memurluk yaptı. Mithat Paşa’yla Bağdat’a gitti. İlk yazılarını halkı eğitmek maksadıyla yazdı. 1871 yılında, İstanbul’daki evinde, bir küçük matbaa kurarak, yazılarını kendisi yayınlamaya başladı. Daha sonra devlet memurluklarında yükseldi. O zamanki üniversitede tarih dersleri verdi. Bir yandan da Tercüman-ı Hakikat gazetesini çıkarıyordu. Eserlerinin sayısı ikiyüzü bulur. Bunların çoğu roman ve hikaye, bir kısmı da çeşitli bilgiler vermek maksadıyla yazılan eğitici ve tarihi eserlerdir. Piyesleri ve tercümeleri de vardır.

ESERLERİ:

Letait-I Rivayat, Hasan Mellah, Denizci Hasan, Hüseyin Fellah, Eflatun Beyle Rakım Efendi, Süleyman Musli, Henüz Onyedi Yaşında, Dürdane Hanım, Jön Türk, Yeniçeriler, Obur.



HABER

Ahmet Midhat Efendi Özel Sayısı
6 Aralık 2012

Kütüphanelerde muhafaza edilecek nitelikte özel sayılara imza atan Türk Edebiyatı dergisi, aralık sayısında da Ahmet Midhat Efendi özel sayısı ile çıktı.

Dergi, vefatının 100. yılında ele aldığı Ahmet Midhat Efendi hakkındaki en yetkin isimlerden M. Orhan Okay ile söyleşiyor. ‘Hocaların hocası’ Okay, ‘Hâce-i evvel’ (İlk mektep hocası) için, “Bir ‘hâce-i evvel’e ihtiyaç vardı, Ahmet Midhat Efendi de bu rolü üstlendi” diyor. İnci Enginün, Ahmet Midhat’ın sansür karşısındaki tutumunu örnekleriyle ortaya koyuyor. Gürsel Aytaç, ‘hâce-i evvel’in Müşahedat eserini bir roman olarak değerlendirip enine boyuna inceliyor. Ahmet Midhat’ı eğitimci bir yazar olarak Sabahattin Çağın, dil ve tahayyül yönüyle İbrahim Şahin, romanda ilk baba-oğul kavgası temasıyla ilişkili olarak Handan İnci değerlendirip yazıyor.