kayseri escort ankara escort izmir escort antalya escort bursa escort istanbul escort

Etiketlenen üyelerin listesi

Sayfa 19 Toplam 19 Sayfadan BirinciBirinci ... 910111213141516171819
Toplam 187 adet sonuctan sayfa basi 181 ile 187 arasi kadar sonuc gösteriliyor
  1. #181
    aRZuU - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Forum Üyesi
    Üyelik tarihi
    04.Şubat.2014
    Mesajlar
    10,882
    Mentioned
    42 Post(s)
    Tagged
    34 Thread(s)
    YUNUS EMRE’NİN HAYATI, ESERLERİ / KİTAPLARI, EDEBİ KİŞİLİĞİ (YAZARLARIN VE ŞAİRLERİN HAYATI)

    Yunus Emre (1238 -1320) yılları arasında yaşadığı tahmin edilen ve Anadolu da Türkçe şiirin öncüsü olan bir şair ve mutasavvıftır, yaşamına ilişkin belgeler sınırlıdır. Medrese eğitimi gördüğü, Arapça ve Farsça bildiği, İran ve Yunan mitolojisi ile tasavvuf ve tarihi incelediği sanılıyor. Vahdet-i vücut (varlık birliği) öğretisine ulaşan bir tasavvuf yorumunu benimsemiştir.

    Gerçeğe, Tanrı'ya, evrensele, her şeyin özüne varmak için ''Şeriat-tarikat-marifet-hakikat'' olmak üzere dört bilgi düzeyi yöntem ayırt eder. Tasavvuf felsefesi ve görüşleri daha çok Bektaşilere yakındır. Şeyhi Taptuk Emre Sinan Ata'nın ardılıdır, Hacı Bektaş Veli'ye bağlıdır. Bir divanı vardır Risaletü'n Nushiye adlı 573 beyitlik şiiri ile şeriat kurallarının üstüne çıkar. Başlangıçtaki düz yazı metinde aklın ve insanın çeşitlerini anlatır. Şiirlerini Oğuz lehçesiyle ve çağının konuşma diliyle yazmıştır. Yaşamı, şiirleri, felsefesi üzerine çeşitli araştırmalar yapılmıştır. Yunus Ernre üzerine Fuat Köprülü, Burhan Toprak, Abdülbaki Gölpınarlı, Sabahattin Eyüboğlu, Asım Bezirci, F. Kadri Timurtaş, Ahmet Kabaklı, Müjgan Cumbur, Abdurrahman Güzel, Mehmet Bayraktar ve Nezihe Araz gibi çeşitli araştırmacı yazarlar inceleme yapmışlardır.

    Yunus Emre? Nereli? Nerede doğmuş, nerde ölmüş, nasıl yaşamış? Kime bağlı, Ne gören var, ne bilen, Hepsi karanlıkta. Yunus'un deyişiyle görenler, bilenler de, ne söylerler, ne bir haber verirler. Ama onlarca mezarı var, üstlerinde adı var, içlerinde kendi yok; Onlarca kitabı var, içlerinde adı var, kendinin kitabı yok. Ama o halkın, insanların gözdesi, soluğu, sesi, Anadoluyu insanlığı sarmış, kendi köyündeyse izinin tozu bile kalmamış; sözü alınmış, satılmış, divanlara birlikte katılmış; O güzel insan kim bilir hangi gurbet köşesinde dağarcığındaki şiiriyle birlikte ölmüş, toprağa katılmış belki ölümü üç günden sonra bile duyulmamış, ölüsü soğuk suyla yuyulmamıştır. Belki tersi olmuş. Bilen yok. Gören yok. Ama o varacağı yere ulaşmış.

    Ama halkımız bu insanları kendi çocukları olarak benimsemiş, kişiliklerini, özünü, sözlerini kendi malı sayıp dilediği gibi evirmiş çevirmiştir. O ve halkın nerede söylediğini bilmek imkansız belki de gereksiz artık. "Anadolu da binlerce ağızdan söylenmiş ve söylenen bir Yunus korosu var'' ''En eski yazmalarda yok diye halkın ezberinde yaşayan, ister istemez yontulan, dil değiştiren şiirleri Yunus'un saymamak hiç de bilimsel bir davranış değildir'' En eski yazmalar Yunus'un ölümünden çok sonra derlenmiş, bu yazmalara Yunus'un diline, tutumuna, düşüncesine düpedüz aykırı şiirler de alınmış. Yeni belgeler arana dursun, biz Yunus'u anarken yazmalar kadar sözlü halk geleneğine de saygılı olmayı daha doğru buluyoruz. (S. Eyüboğlu, Yunus Emre sh: 20)
    oLmadı bir çay koy.. Ben bir ömüR..demLenirim

    qözLerinde..!

  2. #182
    aRZuU - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Forum Üyesi
    Üyelik tarihi
    04.Şubat.2014
    Mesajlar
    10,882
    Mentioned
    42 Post(s)
    Tagged
    34 Thread(s)
    YUSUF AKÇURA’NIN HAYATI, ESERLERİ / KİTAPLARI, EDEBİ KİŞİLİĞİ (YAZARLARIN VE ŞAİRLERİN HAYATI)

    1879 yılında doğan Yusuf Akçura, 1803 yılında İstanbul'a gelmiştir. Türkçülük akımının önde gelen düşünür ve tarihçisidir. Onbeş yıl İstanbul'da kalmıştır. 1896 yılında Erkan-ı Harbiye'ye giren Akçura, Jön Türk faaliyetlerine katıldığı için tutuklanmış ve okuldan bir süre uzaklaştırılmış, Trablusgarp'a gönderilmiştir. Arkadaşı Ferit Tek'le birlikte kaçarak Paris'e gitmiş, orada Ecoie Libre deş Sciences Politiques'te eğitimini sürdürmüştür.

    Eserleri

    Yusuf Akçura'nın kendi kaleminden çıkan haltercümeleri şunlardır:
    1 — 1905 de Osmanlı türkçesi ile "'Mevkufiyet Hatıraları" (I. Duma'ya (Parlamentoya) seçilmesini önlemek için bahane ile tevkifi).

    2 — 1911 de "Başımdan geçenler" O renburg'da Matbaai Hüseyiniye'de basılmıştır.

    3 — "Defter-i A'malim" Harbiyede I. defa tutuklu iken yazılmıştır. Birinci defter çocukluk hatıralarını kapsar. II. defter kaybolmuştur. Rahmetli yazar ve millet hadimi Muharrem Feyzi Tu***, Akçura'nın rahmetli eşi Selma Hanımefendiden I. defteri alarak "Yusuf Akçura'nın Hayatı ve Eserleri" adlı kitabını yayınlamıştır (1937 de hazırlanan eser, Akçura'nın vefatından on yıl sonra 1944 de Zaman Kitabevi tarafından yayınlanmış olup 141 sahifedir).

    4 — Türk Yılı'nda kısa bir hal tercümesi.
    M. F. To*** zikri geçen eserinde Akçura'yı şu cümlelerle tanıtır: "Yusuf Akçurayalnız Türkiye'nin değil, bütün Türk dünyasının malı olmuş bir varlıktır. Dahilde ve hariçte Türklüğü hayatım her zaman tehlikeye koyarak zindan ve mahbeslerin her türlü izdir ap ve işkencelerini göz'önüne alarak son nefesine kadar çalışmış fedakâr bir Türk müverrihi idi".

    Y. Akçura, "Şeyhuhet = ihtiyarlık" sayılmayacak, topu altmış yıllık ömründe yalnız Osmanlı İmparatorluğunu değil bütün dünyayı sarsan vak'aların tanığı olmuştur.
    1877 (1293) Osmanlı - Rus Harbi,
    1897 Yunan Harbi,
    1904 Rus -Japon Harbi,
    1911 Trablus Harbi,
    1912 Balkan Harbi, 1914 - 18 I. Cihan Harbi,
    1919 - 21 İstiklâl Harbi, arada isyanlar ve inkılaplar.
    Y. Akçura, kendisini Akçura yapan gerçek benliğini bu mücadeleli devirde bulur. O, Türkiye'nin son kale olduğunu ve Türklüğün bir bütün teşkil ettiğine çoktan inanmıştır. Bu yalnız duygusal bir düşünce olmayıp, ilmî kanaat düzeyine ulaşmıştır. O, son nefesine kadar milletinin savunucusu olmuştur.

    Yusuf Akçura'nın makalelerini de içine alan tam bir bibliyografyası henüz yoktur. M. F. To***'ın da veciz bir şekilde ifade ettiği gibi "Türk Yurdu, Akçura; ve Akçura Türk Yurdu" demektir. Onun "Kazan Muhbiri", Orenburg da çıkan "Vakit", Kırım'da çıkan "Tercüman" gazeleri ile Orenburg "Şura" ilmî dergisi v.b. çıkan makelcleri ile Türkiye'deki, Mısır'daki, Fransa'daki yayınlarının bibliyografyasını, genç kütüphanecilerimiz bir tez olarak hazırlayabilir. Biz burada eserlerinden bir kısmını hatırlatmakla yetineceğiz:
    — İlk Büyük Türk Tarihçisi, Kazan'h Sahabettin Mercanî, Musavver Malûmat Gazetesi, 2 Ocak 1897.
    — Osmanlı Saltanatı Müessesatının Tarihine Dair Bir Tecrübe, 1903. Paris Ulûmu Siyasiye Mektebi Doktora Tezi, Fransızca, (Üçüncü mükâfatı kazanan bu eserin medhal kısmı 1914 de Bilgi Dergisi I. ve 2. sayılarında yayımlanmıştır).
    — Üç Tarzı Siyaset, Türk Gazetesi, Kahire, 1905. P. Krisal'in 1912 yılı Mayıs 14 de çıkan Fransız Mecmuası "İslâm âlemi" tanıtır.
    — Ulûm ve Tarih, Kazan 1906 (Kazan'daki "Medrese-i Muhammediye" de okuttuğu dersler).
    — Alimcan-el Barudi Tercüme-i hali (eski harflerle), Kazan, Şeref Matbaası, 1907. 64 sahife.
    — Kazan Muhbiri'ndeki Makaleleri, 1908.
    — 3 Haziran Vak'ai Müessifesi, Kerimof ve Hasimof Matbaası, Orenburg 1907.
    — Defter-i A'mal (Muharrem Feyzi To***; Yusuf Akçura ve Hayatı, 1944 İstanbul'da elyazmasından aynen yayımlandı).
    — (Paris'te Ahmed Rıza Bey tarafından türkçe yayınlanan "Şurayı Ümmet" ve fransızca "Meşveret" gazetelerindeki makaleleri).
    — Eski Şurayı Ümmet de çıkan makalelerinden (Eski harflerle), Tanin Matbaası, 17 Ekim 1329 (1913).
    — Kader, 9 Mayıs 1902.
    — Glohofski'nin Nutku Üzerine Mütalâa, 21 Haziran 1902,
    — Bir Tavsiye, 3 Kasım 1902,
    — Şark Meşelerine Dair, 7 ve 31 Aralık 1902,
    — Nur ve Zulmet, 29 Ocak 1903,
    — Rusya İhtilâline Dair,
    — Türk, Cermen ve İslav Halkları Arasındaki Tarihî Münasebetler, Kadir Matbaası 1330 (1914).
    — Rusya'daki Türk - Tatar Müslümanların (bilgi yelpazesi.net) şimdiki Vaziyeti ve Emelleri, 1916 Lusanne, İsviçre (Fransızca).
    — Muasır Avrupa Siyasî ve İçtimaî Fikirler ve Fikrî Ceryanlar, Büyük Millet Meclisi Hükümeti Maarif Vekâleti Yayınları, 1339 (1923) (İslâv ittihadı pek vakıfane tahlil edilmiştir. Hürriyet, müsavat, ve adalet islâmiyetin esaslarıdır. Sosyalizm de yeni birşey değildir).

    — Siyaset ve îktisad, Hilmi Kitabevi, İstanbul 1924, 221 s. (İstiklal Harbine ve kurtuluşa tesadüf eden günlerdeki hitabe ve makaleleri):
    Cihan harbine iştirakimiz ve istikbalimiz (nutuk).
    İlk Ankara tahassüsatından bir mülakat,
    Celâdet gösterdiğimiz,
    Vazifemiz ve bir vazifeniz,
    İktisadiyat ve fırkalar,
    Cihad-ı Ekber'e dair,
    Milliyetçilik ve halkçılık,
    Türk Milliyetçiliğinin iktisadî menşeleri,
    Milliyet ve maişet.

    — Türk ve Tatarlar birdir ve medeniyete hizmet etmişlerdir, Altın Armağan I. sayı.
    — Türklük, Altın Armağan, Sayı. II.
    — Türk Yılı, 1928. (Türkocakları adına neşredilmiştir).
    — Tarih Yazmak ve Okutmak Usulleri, I. Tarih Kongresi, 1932.
    — Osmanlı İmparatorluğunun Dağılma Devri (Eser 15 Şubat 1934 de yazılıp bastırılmış, bir sene sonra da hayata veda etmiştir. Eserin ikinci baskısı Maarif Vekâletince yapılmıştır). 174 sah. ve resimler, planlar.
    — Şark Meselesine Ait Tarihî Notlar, (Erkânı Harbiye Mektebinin ikinci sınıfındaki takrirleri) Erkânı Harbiye Mektebi Külliyatı, No. 12, Kasım - 1936.
    oLmadı bir çay koy.. Ben bir ömüR..demLenirim

    qözLerinde..!

  3. #183
    aRZuU - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Forum Üyesi
    Üyelik tarihi
    04.Şubat.2014
    Mesajlar
    10,882
    Mentioned
    42 Post(s)
    Tagged
    34 Thread(s)
    YUSUF ZİYA BAHADINLI’NIN HAYATI, KİTAPLARI, SANATI, ESERLERİ, EDEBİ KİŞİLİĞİ (YAZARLARIN VE ŞAİRLERİN HAYATLARI, KİTAPLARI)

    Yazarın Hayatı ve Eserleri

    1927 yılında Bahadın/Yozgat’ta doğan Yusuf Ziya ilkokulu orada okudu. 9 Eylül olarak kayda geçmiş olan doğum günü de ilkokula yazılırken nüfus cüzdanı çıkartmak gerekince nüfus memurunca uygun görülmüştü. Bahadınlı, pantolonu, ceketi, ayakkabıyı ortaokulda giydi. 35 kişinin yaşadığı bir evde üstelik köyün en zengininin çocuğu olarak yaşadı.

    Eserleri

    Hikayeleri:

    İtin Olayım Ağam –Haçça Büyüdü Hatiş Oldu – Geçeneğin Karanlığında - Tavandaki Kırmızı – Güllüceli Kâzım

    Romanları:

    Güllüce’yi Sel Aldı – Gemileri Yakmak –Açılın Kapılar – Devekuşu Rosa – Lidya – Gözleri Yaprak Yetili– Öyle Bir Aşk

    İnceleme:

    Türkiye’de Eğitim Sorunu ve Sosyalizm
    oLmadı bir çay koy.. Ben bir ömüR..demLenirim

    qözLerinde..!

  4. #184
    aRZuU - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Forum Üyesi
    Üyelik tarihi
    04.Şubat.2014
    Mesajlar
    10,882
    Mentioned
    42 Post(s)
    Tagged
    34 Thread(s)
    YUSUF ZİYA ORTAÇ’IN HAYATI, ESERLERİ / KİTAPLARI, EDEBİ KİŞİLİĞİ (YAZARLARIN VE ŞAİRLERİN HAYATI)

    (1895-1967)

    Hayatı:

    İstanbul’da 1895 yılında doğan ve yine İstanbul’da 1967 senesinde vefat eden Yusuf Ziya Ortaç “Hece’nin Beş Şairi”nden biridir. Aynı zamanda Türkçe’nin en kıvrak üslûplu nesir üstatlarındandır. En uzun ömürlü Türkçe mizah dergisi olan Akbaba’nın kurucusu, sahibi ve başyazarı idi.


    Eserleri

    Roman:
    Kürkçü Dükkanı (1931)
    Şeker Osman (1932)
    Göç (1943)
    Üç Katlı Ev (1953)

    Biyografik Roman:
    İsmet İnönü (1946, 4. basım 1962).

    Şiir:
    Akından Akına (1916)
    Aşıklar Yolu (1919)
    Cen Ufukları (1920)
    Yanardağ (1928)
    Bir Selvi Gölgesi (1938)
    Kuş Cıvıltıları (çocuk şiirleri, 1938)
    Bir Rüzgar Esti (1952)

    Oyun:
    Kördüğüm (1920)
    Latife (1919)
    Nikahta Keramet (1923)

    Piyesleri:
    Binnaz (1919),
    Nâme (1919),
    Nikâhta Keramet (1923).

    Mizah - Fıkraları:
    Şen Kitap (1919)
    Beşik (1943)
    Ocak (1943)
    Sarı Çizmeli Mehmed Ağa (1956)
    Gün Doğmadan (1960)

    Gezi-Anı/Hatırat-Biyografi:
    İsmet İnönü (1946)
    Göz Ucuyla Avrupa (1958)
    Portreler (1960)
    Bizim Yokuş 1966)
    oLmadı bir çay koy.. Ben bir ömüR..demLenirim

    qözLerinde..!

  5. #185
    aRZuU - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Forum Üyesi
    Üyelik tarihi
    04.Şubat.2014
    Mesajlar
    10,882
    Mentioned
    42 Post(s)
    Tagged
    34 Thread(s)
    ZİYA GÖKALP’IN HAYATI, ESERLERİ / KİTAPLARI, EDEBİ KİŞİLİĞİ (YAZARLARIN VE ŞAİRLERİN HAYATI)

    Eserleri, Kitapları

    Şiir:
    Kızıl Elma,
    Altın Işık,
    Yeni Hayat

    Düzyazı:
    Malta Mektupları (mektup),
    Türkçülüğün Esasları (araştırma),
    Türkleşmek – İslamlaşmak – Muasırlaşmak (makale),
    Türk Medeniyeti Tarihi,
    Türk Töresi,
    Türk Ahlakı,
    Makaleler (10 cilt),
    Terbiyenin Sosyal ve Kültürel Temelleri
    oLmadı bir çay koy.. Ben bir ömüR..demLenirim

    qözLerinde..!

  6. #186
    aRZuU - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Forum Üyesi
    Üyelik tarihi
    04.Şubat.2014
    Mesajlar
    10,882
    Mentioned
    42 Post(s)
    Tagged
    34 Thread(s)
    ZİYA OSMAN SABA’NIN HAYATI, ESERLERİ / KİTAPLARI, EDEBİ KİŞİLİĞİ (YAZARLARIN VE ŞAİRLERİN HAYATI)

    (1910-1957)

    Ziya Osman Saba, cumhuriyet dönemi şair ve yazarıdır.

    30 Mart 1910'da İstanbul’da doğdu. 29 Ocak 1957'de İstanbul'da yaşamını yitirdi.

    Eserleri

    Şiir Kitapları:
    Sebil ve Güvercinler (1943)
    Geçen Zaman (1947, 1961)
    Nefes Almak (1957, 1962)

    Hikayeleri:
    Mesut İnsanlar Fotoğrafhanesi (1952)
    Değişen İstanbul (1959)


    Bir İki Şiiri:

    BAHARI BEKLERKEN
    O günü görmek için sade bekleyeceğiz,
    Göreceğiz bir sabah yeşil tomurcukları.
    Hazırlanıyor gibi, gökyüzü, ufuk, deniz,
    Bir sabah dökülecek baharların baharı.
    Bu bahar yalnız mesut günler taşımaktadır,
    Başbaşa kalacağız kenarında bir suyun,
    Göz alabildiğine yeşil uzanan çayır,
    Bir saadet içinde sessiz otlayan koyun.
    Bu bahar güleceğiz en içten bir sevinçle,
    Bir melek ordan bize uzatacak elini.
    -Beni bırakma kalbim, kalbim sen bana söyle.
    Ümitlerin en güzelini!..

    SESSİZLİK
    Biz o kadar ağladık ki beraber,
    Gözyaşları doldurdu avucumu şimdilik.
    Şimdilik uzun uzun, bambaşka bir sessizlik
    Yavaşça alçalarak, yavaşça bizi dinler.
    Etrafta kalan sesler kesildi birer birer.
    Hatırlamaz olmuşum, her şey uzakta, silik.
    Yalnız senin vücudun… Ah içte bir içimlik
    Bir su gibi ellerin avucumda serinler.
    Vücudunun gölgesi bak yerde gölgemle bir,
    Yeni bir nefes gibi sessizlik göğsümdedir.
    Sessizlik içerime doluyor yudum yudum.
    Dolu bir yelken gibi göğsümde genişleyiş,
    Ve öyle için için, ve öyle geniş geniş.
    Ben hiç bir şey duymadan, ben yalnız seviyorum.



    ÇOCUKLUĞUM
    Çocukluğum, çocukluğum...
    Uzakta kalan bahçeler
    O sabahlar, o geceler,
    Gelmez günler çocukluğum.
    Çocukluğum, çocukluğum...
    Gözümde tüten memleket.
    Artık bana sonsuz hasret,
    Sonsuz keder çocukluğum.
    Çocukluğum, çocukluğum...
    Habersiz ölen kardeşim,
    Mezarı bilinmez eşim,
    Her bir şeyim çocukluğum.
    Çocukluğum, çocukluğum...
    Bir çekmecede unutulmuş,
    Senelerle rengi solmuş,
    Bir tek resim çocukluğum...
    oLmadı bir çay koy.. Ben bir ömüR..demLenirim

    qözLerinde..!

  7. #187
    aRZuU - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Title
    Forum Üyesi
    Üyelik tarihi
    04.Şubat.2014
    Mesajlar
    10,882
    Mentioned
    42 Post(s)
    Tagged
    34 Thread(s)
    ZİYA PAŞA’NIN HAYATI, ESERLERİ / KİTAPLARI, EDEBİ KİŞİLİĞİ (YAZARLARIN VE ŞAİRLERİN HAYATI)

    1825'te İstanbul'da doğdu, 17 Mayıs 1880'de Adana'da yaşamını yitirdi. Ası ismi "Abdülhamid Ziyaeddin." Galata Gümrüğü'nde katiplik yapan Erzurumlu Ferideddin Efendi'nin oğlu. Bayezit Rüşdiyesi'ni bitirdi. Özel derslerle Arapça, Farsça öğrendi. Bir süre Sadaret Mektub-i Kalemi'nde çalıştı. 1855'te Mustafa Raşid Paşa aracılığıyla sarayda Mabeyn Katipliği'ne atandı. bu sırada Fransızca öğrendi. Ali Paşa sadrazam olunca saraydan uzaklaştırıldı. 1861'de Kıbrıs, 1863'te Amasya Mutasarrıfı ve Meclis-i Vâlâ-yı Ahkâm-ı Adliye üyesi oldu. 1865'te Yeni Osmanlılar Cemiyeti'ne katıldı. Yeniden Kıbrıs'a atanınca 1867'de Namık Kemal ile birlikte Londra'ya kaçtı. Birlikte Yeni Osmanlılar'ın yayın organı olan Hürriyet gazetesini yayınladılar. Namık Kemal'in ayrılmasından sonra gazetenin sorumluluğunu üstlendi. 1870'te Cenevre'ye gitti. Ali Paşa'nın ölümünden sonra 1871'de İstanbul'a döndü.

    Eserleri

    Zafername (1868, düzyazı şiir)
    Rüya (ölümünden sonra, 1910)
    Veraset Mektupları (ölümünden sonra 1910)
    Eş'ar-ı Ziyâ (ölümünden sonra şiir, 1881)
    oLmadı bir çay koy.. Ben bir ömüR..demLenirim

    qözLerinde..!

Sayfa 19 Toplam 19 Sayfadan BirinciBirinci ... 910111213141516171819

Konu Bilgileri

Bu Konuya Gözatan Kullanıcılar

Şu anda 1 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 1 misafir)

Benzer Konular

  1. David Hume' nin Hayatı ve Eserleri
    Konu Sahibi Nartaneside Forum Filozoflar
    Cevap: 0
    Son Mesaj : 02.Ocak.2018, 13:21
  2. Öklid Kimdir? Hayatı ve Eserleri
    Konu Sahibi KaMoreNa Forum Bilim Adamları
    Cevap: 0
    Son Mesaj : 10.Ekim.2017, 11:05
  3. Sabetay Sevi Kimdir? Hayatı ve Eserleri
    Konu Sahibi BOZKURT21 Forum Yerli Sanatçılar
    Cevap: 0
    Son Mesaj : 10.Temmuz.2017, 17:41
  4. Abdurrahim Karakoç Kimdir? Hayatı ve Eserleri
    Konu Sahibi BOZKURT21 Forum Yerli Sanatçılar
    Cevap: 0
    Son Mesaj : 10.Temmuz.2017, 17:38
  5. Muammer Kaddafi Kimdir? Hayatı ve Eserleri
    Konu Sahibi BOZKURT21 Forum Yerli Sanatçılar
    Cevap: 0
    Son Mesaj : 10.Temmuz.2017, 17:33

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •  
gaziantep escort bayan gaziantep escort sesli sohbet seks hikaye onwin venüsbet giriş tipobet365 sahabet karabük escort ordu escort kars escort kocaeli escort izmit escort edirne escort ısparta escort karabük escort manisa escort adana escort
ankara escort ankara escort ankara escort bayan escort ankara çankaya escort kızılay escort kızılay escort ankara eskort ankara escort çankaya escort ankara otele gelen escort kayseri escort istanbul escort avrupa yakası escort çapa escort şirinevler escort avcılar escort beylikdüzü escort