Uzmanlar uyarıyor.

Uzmanlar; adet görülmeyen sürenin üst üste 12 ay kadar olması ile menopoz sürecinin başladığını söylüyor. Genelde menopoz 45-55 yaş aralığında görülüyor. Östrojen, FSH, LH, AMH gibi hormon testleri ile menopoz süreci hakkında bilgi sahibi olunabiliyor. Menopoz kabusu; vitaminler, hormonlar ve çeşitli kremlerle atlatılmakla birlikte ateş basması, gerginlik, gece terlemeleri, kilo alımı azaltılabiliyor.
Kadınların bir kısmı ateş basması, gece terlemesi gibi belirtiler yaşarken bir kısmı daha ciddi sağlık problemleri ile karşılaşıyor. Bu problemler arasında Osteoporoz, Pelvik organ sarkması, Karaciğer rahatsızlıkları, Otoimmün hastalıklar, gözde kuruma, görme kaybı, uyku apnesi yer alıyor.
Osteoporoz: Kemik erimesi sonucu oluşan kırık menopoz döneminde sıklıkla görülüyor. Menopozda olan kadınlar, osteoporoza bağlı kemik kırığı riskinde yüzde 50 artış gösteriyor.

Pelvik organ sarkması: Pelvis tabanını oluşturan kasların zayıflaması sonucu görülüyor. Bu durum idrar kaçırma, tutuk idrar yapma, pelvik bölgede rahatsızlık ve sarkma hissi, yürürken zorlanma, sık idrar yolu iltihapları ve cinsel işlev bozukluğuna yol açıyor. Yüzde 41-50 kadında farklı seviyelerde sarkma görülüyor.


Karaciğer hastalıkları:
Genç yaşlarda karaciğer; alkol, enfeksiyon ve fazla yağ tüketimiyle oluşan hasarı kolaylıkla yeni ve sağlıklı hücre oluşturarak onarabiliyor. Menopozda östrojen hormonundaki azalma sağlıklı hücre oluşumuna engel olarak hasarı yara izi dokusu ile onarmaya çalışıyor. Östrojen ayrıca mitokondri ve karaciğer hücrelerini de koruyor. Azalan östrojen karaciğer de yaşlanmayı artırıyor. Rutin kan tahlilleri ile karaciğer harabiyetini kontrol altında tutmak gerekiyor.

Otoimmün hastalıklar: Mutsuz ve yorgun hissetme, ateş basmaları normal menopoz belirtileri arasında yer alıyor. Ancak aynı zamanda Multipl Skleroz, Lupus, Romatoid Artrit gibi otoimmün hastalıklar içinde sinyal olabiliyor. Östrojen hormon düşüklüğü vücutta iflamasyon artışına neden oluyor.

Gözde kuruma: Sadece östrojen değil menopoz sırasında azalan testosteron seviyesi de sıkıntılara yol açıyor.


Duyma kaybı: Yaşla beraber duyma kaybı görülüyor ancak menopoza giren kadınlarda bu problem çok daha hızlı oluşuyor. Çünkü östrojen koklea (iç kulağın işitsel kısmı) da önemli rol oynuyor. Yüksek sesten uzak durulması gerekiyor. Yapılan çalışmalarda, duyma kaybı riskinde; düzenli egzersiz ile yüzde 17, beta-karoten tüketimi ile yüzde 12 azalma saptanmıştır.

Uyku apnesi: Menopoza giren kadında uyku apnesi riskinde 3 buçuk kat artış gözlenmiştir. Diyabet ve felç için de risk menopozda artıyor.