İSTANBUL—Türkiye’nin iç ve dış siyasette sorunları gün geçtikçe artarken, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu arasındaki siyasi farklılıklar da daha fazla su yüzüne çıkıyor. Ordunun PKK ile mücadele süreci, iki lider arasındaki siyasi ayrılıkları daha belirgin hale getirdi.
Başbakan Davutoğlu, PKK’nın ülkedeki güçlerini sınır dışına çekmesi durumunda barış sürecine dönülebileceğini belirtti. Ancak bu sözler, kısa süre içinde Erdoğan’ın tepkisine yol açtı. Erdoğan, PKK militanlarının ya teslim olacağını ya da öldürüleceklerini söyledi.
Başbakan, barış sürecinin sürdürülmesini isteyen bildiriye imza atan akademisyenlerin tutuklu yargılanması ile ilgili endişelerini dile getirdiğinde de Erdoğan Davutoğlu’yla ters düşmüştü.
Erdoğan "Son zamanlarda efendim işte neymiş, akademisyenler tutuksuz yargılansınmış. Suçluysa, yardım ettiyse tutuklu yargılanacak. Diğerinden onun ne farkı var?" diye konuştu ve terör destekçilerinin vatandaşlıktan çıkarılabileceğini belirtti.
Carnegie Enstitüsü’nden Sinan Ülgen, son dönemdeki ayrışmanın, iktidar mücadelesinin derinleştiğine işaret ettiğini düşünüyor.
Türkiye’de anayasal olarak başbakanın yürütmenin başı olduğunu söyleyen uzman, buna rağmen cumhurbaşkanının yürütmeyle ilgili her konuda yorum yaptığının gözlemlendiğine dikkati çekiyor. Ülgen, bu nedenle görüş ayrılıklarının süreceğini düşünse de, genel olarak siyasi gündemi Erdoğan’ın belirlediğinin altını çiziyor.
Erdoğan AKP’yi sıkı biçimde kontrolunda tutmayı sürdürüyor. Bakanların önemli bir kısmı da ona sadık.
Erdoğan terör sempatizanlarının vatandaşlıktan çıkartılmasından bahsederken, Davutoğlu bu konunun gündemde olmadığını söyledi. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ da, Davutoğlu’yla ters düşerek konuyla ilgili belli adımların atıldığını belirtti.
Cumhuriyet ve Al Monitor yazarı Semih İdiz, Davutoğlu’nun parti içindeki zayıf durumuna ve hükümet içindeki yalnızlığına rağmen, Erdoğan’ın onu görevden almasının zor olduğunu söylüyor.
AKP’nin ve de ülkenin fırtınaya yakalanmış bir gemiye benzediğini söyleyen uzman, hiç kimsenin ülke içinde ve dışında bu kadar önemli sorunlar varken kaptan köşkünde bir kavga yaşanmasını istemeyeceğini söylüyor. İdiz, Erdoğan’ın bunu da göz önünde bulundurması gerektiğini düşünüyor.
İlk kez halk tarafından seçilen Türkiye Cumhurbaşkanı olan Erdoğan, yeni bir anayasayla cumhurbaşkanlığı yetkilerini genişletmek istiyor. Ancak birçok uzman Davutoğlu’nun buna sıcak bakmadığı görüşünde.
Davutoğlu geçenlerde, sağlam güç dengelerini içeren bir başkanlık sisteminden söz etti.
Erdoğan, Davutoğlu’nu parti lideri olarak seçse de Selim İdiz, Davutoğlu’nun Kasım seçimlerinden bu yana daha başına buyruk hareket ettiğini söylüyor.
İdiz, Davutoğlu’nun Erdoğan’ın yerleştirdiği bir isim olarak ilk seçimi kaybetmesine rağmen ikinciyi belirgin biçimde kazandığına dikkati çekiyor. Bunun Davutoğlu’nun elini güçlendirdiğini düşünen uzman aynı zamanda başbakanın daha liberal bir kanadı temsil ettiği görüşünde. İdiz, “Ankara’daki birçok diplomat böyle düşünüyor” diyor.
Batılı diplomatlar gün geçtikçe Davutoğlu’ndan ılımlılığın sesi olarak bahsediyor. Ancak, uzmanlar bunun Erdoğan’ı daha da kızdıracağı görüşünde.